Ankara'nın İhtiyacı Rantın Peşinde; Kontrolsüz Yayılan bir Kent, Yüksek Yapılar, Her Yere Asfalt Yol ve Köprülü Kavşaklar Değil Kent Planlamadır.

Kentimizin imar planlarını sürdürülebilirlik ve yaşanabilirlik ilkeleri ile hazırlayacak, sağlıklı, güvenli, afet dirençli, enerji verimli akıllı kentin temellerini atacağız. Cumhuriyet’in Başkenti Ankara’nın doğal, tarihi ve kültürel mirasını koruma bilinciyle kamu yararı adına çalışacağız.

SORUN: Plansız Kentleşme

Yaşanabilir kentler yaratma amacından uzaklaşan yerel mekanizmaların elinde, birileri zengin olurken ortaya çıkan sorunlar burada yaşayanlara ve kamu bütçesinin sırtına yükleniyor.

Plansız yapılaşma, özellikle kentin çeper bölgelerinde uygulanan rant amaçlı parçacı (mevzi) imar planları ile oluşan yüksek yoğunluklu konut alanları ve bunları bağlayan tekil ulaşım yatırımlarının bir sonucudur. Bu sürecin yarattığı kent parçaları belirlenemeyen altyapı yatırımları ile sürekli yeni altyapı çalışmalarına ve büyük bütçelerin israf edilmesine yol açmaktadır.

ÇÖZÜM

SORUN: Kilometrelerce yeni yol açılıyor, asfalt rekorlarıyla övünülüyor ancak Ankara'nın ulaşımında plansızlık sürüyor.

Ulaşım yatırımlarına ayrılan yerel yönetim bütçelerinin önemli bir bölümü olması gerektiği şekilde değil, rant alanlarını birbirlerine, kentsel hizmetlere, kente bağlamak ve yeni rant alanları üretmek için harcanıyor.

ÇÖZÜM

Kent içi ulaşımda hedefimiz toplu taşıma türlerinin çekiciliğini arttırarak özel araçlı yolculukların sayısını azaltmaktır.

SORUN: Cumhuriyet’in Başkenti Kimliği Yok Ediliyor

Cumhuriyet’in Başkenti Ankara, kente yüklenen politik, kültürel ve ideolojik işlevlerle modern yaşamın kurgulandığı, bütüncül bir yapıda planlanan öncü bir kent olmuştur. Bulvarlar, meydanlar, parklar ve binalar bu kimlik inşasının temelidir. Ancak yıllar boyunca, siyasi ve iktisadi egemenlerin etkileri altında ideolojik yapılanma ve rant sağlama kaygısı çerçevesinde dönüşüm, baskı, yıkım ve hatalı gelişim kararları ile kimliksizleştirilme ve niteliksizleştirilme tehdidi ile karşı karşıya kalmıştır ve bu süreç devam etmektedir. Cumhuriyet’in simge binaları yıkılmakta, atıl bırakılarak çöküntüleşmeye terk edilmekte, etrafları yüksek katlı yapılaşma ile çevrilerek algılanmasının önüne getirilmektedir.

Bu kimliksizleştirme süreci şu şekilde özetlenebilir:

1. Bakanlıkların Eskişehir yoluna taşınması ve eski Cumhuriyet Dönemi yapılarının işlevsizleştirilerek atıl bırakılması ile kent merkezinde büyük bir alanın çöküntüleşmeye terk edilmesi. Bu şekilde gelecekte yapılacak dönüşüm uygulamalarına meşruiyet kazandırılması.

2. Cumhuriyet dönemi yapılarının yıkılması ya da etrafı ölçeğe aykırı yeni yapılaşma ile sarılarak görsel algısının/imajının yok edilmesi.

3. Çağdaşlaşma projesinin göstergeleri ortak kamu mekanlarının atıl bırakılarak kullanımlarının engellenmesi.

4. Başkentin modern/çağdaş kentli yaşam biçimini yansıtan ve öncelikle kamu personelinin bu yaşam biçimini tanıtması ve benimsetmesi hedefine yönelik konut yapılarının yıkılması. Kentsel Sit Alanı olarak belirlenen ve içerisindeki konutların her biri korunması gereken kültür varlığı olarak tescil edilen Namık Kemal (Saraçoğlu) Mahallesi; Başkentlilik kimliği, kent hafızası, tarihi ve kültürel değerler hiçe sayılarak bir yatırım alanına dönüştürülmüştür. Açılan davalarda hem bilirkişi raporları hem de mahkeme kararları itirazların haklılığını onaylasa da inşaatlar sürmektedir.

Ankara 13. İdare Mahkemesi 2022/2320 sayılı davaya ait bilirkişi raporunda özetle;

5. Cumhuriyetin Başkenti algısının kamuya açık görsel malzemeler ile yok edilmesi.

6. İçinde Cumhuriyet Dönemi yapılarının da bulunduğu Ulus Tarihi Kent Merkezinin plansız bırakılması. Tarihi kent merkezi bir kentin, kent kültürü ve belleğinin özüdür. Ulus Planı 2005 yılında Melih Gökçek yönetimindeki Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclisi`nce iptal edilmiştir. Daha sonra nitelikli yapıların yıkımlarıyla özdeşleşen Ulus Tarihi Kent Merkezi, siyaset ve sermayenin amaçlarına hizmet eden "yenileme" planları dönemi ile yeniden gündeme gelmiştir. Bu alan halen plansız olması nedeniyle her türlü müdahaleye açıktır. Mansur Yavaş yönetiminde, "Ulus Koruma Amaçlı İmar Planı" hazırlık aşamasının ötesine geçememiş, daha önce Melih Gökçek yönetiminden kurtarılabilmiş 100. Yıl Çarşısının yıkılması onaylanmış ve çöküntüleşme süreci yaygınlaştırılmıştır.

ÇÖZÜM

SORUN: İklim değişikliğine hazırlık yok, uyum yok, ihmal çok!

Belediyeler "Bir yıllık yağış bir haftada yağdı", "500 yılda bir olan değerler", "Kader" gibi doğaüstü gerekçelerle kendi ihmallerini gölgelemeye çalışmaktadır. Oysa uzmanlar, iklim değişikliğinin etkisiyle sıcaklık artışı ve kuraklaşma sürecinin şiddetlenerek, çölleşme riski taşıyan alanların artacağını, yağışların artacağını ve kısa sürede gerçekleşen şiddetli yağışların sıklaşacağını vurgulamakta ve herkesi önlem almaya çağırmaktadır.

ÇÖZÜM

SORUN: Hava Kirliliği

Açık ve yeşil alanların saldırı altında olması ile birlikte fosil yakıta dayalı ulaşım sistemi sonucu Ankara’nın havası artık zarar verici düzeyde kirli. Öyle ki Ankara hava kalitesi olarak ülkenin en “havası kalitesiz” noktaları listesine iki bölge sokabiliyor. Bunlar Sıhhiye ve Demetevler. Artan doğal gaz fiyatları ile kömür kullanımının artması ile durum daha da kötüleşiyor.

Özellikle göllerin bulunduğu vadiler, İmrahor Vadisi ve Elmadağ Vadiler sistemi; su rejimi dışında hava koridoru olma özellikleri nedeniyle hava kirliliği ve iklim stabilizasyonu-mikroklima açısından da Ankara kenti için büyük önem taşımakta iken yapılaşmaya açılması bu sorunu daha da derinleştiriyor.

ÇÖZÜM

SORUN: Çöp

ÇÖZÜM

SORUN: Afet Riskleri

Ankara deprem açısından yüksek risk taşımamakla birlikte sel ve erozyon riskleri yüksek bir bölgede yer almaktadır.

ÇÖZÜM

SORUN: Eskiyen, Çöküntüleşen Alanlar, Gecekondu Alanları

ÇÖZÜM

Çöküntüleşen alanlarda esas sorun mekansal değil, ekonomiktir. Türkiye’nin sorunu yoksulluktur. Mekana dair günümüz uygulamaları mekanı dönüştürürken ayrışmayı derinleştirmekte, erişilebilir/karşılanabilir konut stoğunu azaltmaktadır.

SORUN: Kent Güvenliği

Ankara atıl ve/veya karanlık bırakılan kamusal açık alanları, konut alanlarında geceleri ıssızlaşan ve kararan sokakları ile birlikte gittikçe artan sığınmacı nüfusu ile artık güvensiz bir kent olarak tanımlanmaktadır.

ÇÖZÜM

Güvenli kent yaklaşımımız bütünsel yönetim anlayışına dayalı olup; kapsayıcı, multidisipliner ve önleyici politikaları benimsemektedir.

SORUN: Başıboş Sokak Köpekleri

Ankara’nın çok ciddi bir başıboş sokak köpekleri sorunu mevcuttur. Son 2 senede ülkemizde 100’den fazla vatandaşımız başıboş sokak köpekleri yüzünden hayatını kaybetmiş, Ankara’da da bu durum çok ciddi seviyelere ulaşmıştır.

ÇÖZÜM

SORUN: Kültür Sanat Konusunda Zayıf Olması

Ankara’nın en büyük sıkıntılarından biri de kültür sanat alanında diğer büyükşehirlerimize göre geri kalmış olmasıdır. Cumhuriyetimizin başkenti olan şehrimizde düzgün bir konser alanı bile bulunmamaktadır.

ÇÖZÜM

SORUN: Kent Suçları

Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi tarafından duyurulan kent suçları şu şekilde ifade edilmektedir (https://www.spo.org.tr/, 12.02.2024)

Ankapark son durum

ÇÖZÜM

Kamu kaynakları israfına yol açarak belirli bir kesimin kârının artırıldığı, kamu yararının gözetilmediği, doğal ve tarihi alanların tahrip edildiği, tüm usulsüz planlama süreçleri karşısında idari süreç başlatacağız.